Steve Jobs Gibi Etkili Sunum Hazırlama Teknikleri

0
1217
Steve Jobs'un Etkili Sunum. Teknikleri

Sunumlar karşı tarafa iletmek istediğimiz mesajı en etkili ve kısa yoldan ulaştırmak için ideal araçlardır. Etkili sunum teknikleri hakkında bilginiz yoksa, etkili sunum yapmak o kadar da basit değil.  Hayatınızda en azından bir kere olsun sunum yaptıysanız neden bahsettiğimi eminim çok iyi anlıyorsunuz.

Sunum konusunda tüm dünyada en iyi sunum dahisi olarak Steve Jobs gösterilmektedir. Özellikle Ipod, Iphone ve Macbook Air gibi ürün tanıtımlarında kusursuz ve tam anlamı ile tüm dünya tarafından konuşulmuş sunumlar yapmıştır. Peki bu etkili sunumlar Steve Jobs’un dahiliğinin bir ürünü mü? Yoksa hepimizin uygulayabileceği teknikler var mı? Steve Jobs ile çalışmış ve röportaj yapmış kişilerin bahsettiklerine bakılırsa doğal yetenekten çok her sunum için titizlikle uyguladığı tekniklerin doğal sonucu. Hep birlikte bu tekniklere bakalım:

1. Anlattığınız konu hakkında tutkunuzu ifade edin ve onu dinleyiciye yansıtın

Steve Jobs tasarım konusunda aşırı tutkuluydu, tanıttığı her yeni ürününü ciddi anlamda seviyordu. (Ürün geliştirmenin her aşamasına birebir dahil olduğunu unutmayın) Ve sunum yaparken bu sevgisini dinleyelere de taşıyordu. İPhone’u ilk kez gösterdikten sonra kocaman bir gülümsemeyle “Oldukça inanılmaz görünüyor,” demişti. Jobs gerçekten inandığı için sunumlarında sık sık “havalı”, “harika” veya “muhteşem” gibi sözcükler kullanıyordu. Hedef kitleniz size hissettiğiniz coşkuyu ve sevgiyi gösterme izni tanıyor, kullanın bunu. Karşı tarafa anlatmaya çalıştığınız fikrinizden kendiniz heyecan duymazsanız, başka kimse heyecan duymaz.

2. Sunumunuzun geneli için kısa ve akılda kalıcı bir başlık / slogan bulun.

Steve Jobs, iletmek istediği ana mesajı mükemmel bir şekilde ifade eden ve tanıttığı ürünün tek cümlelik bir özeti olan “slogan” olarak adlandırabileceğimiz bir teknik kullanırdı. Jobs, iPhone’u gösterdikten kısa bir süre sonra gururla, “Bugün Apple telefonu yeniden icat edecek” dedi. Slayttaki tek cümle, “Apple telefonu yeniden icat ediyor” başlığı oldu. Sunum sırasında başlığı birkaç kez tekrarladı. Bu kelime öbeği için yapılan bir Google araması, çoğu doğrudan lansman sunumunu kapsayan makaleler ve blog gönderilerinden gelen yaklaşık 25.000 bağlantı ortaya çıkarıyordu. Unutmayın ki, insanlar sizden bahsetmek için 5-10 dakikası olmayabilir. Onlara sizi ve yapmış olduğunuz o etkili sunumu özetleyebilecekleri cümleyi verin.

3. Sunumlarınızda üç kuralına bağlı kalın.

Jobs içgüdüsel olarak “3” sayısının iletişimdeki en güçlü sayılardan biri olduğuna inanıyordu. 3 şeyden oluşan bir liste 2’den daha ilgi çekicidir ve hatırlaması 22’den çok daha kolaydır. Jobs, iPhone sunumunu üç bölüme ayırdı. Yeni iPhone’un iPod işlevleri, telefonun kendisi ve internete bağlanma özellikleri hakkında bahsetti. Hatta Jobs üç kişiyle biraz eğlendi. Sahneye çıktı ve “Bugün devrim niteliğinde üç ürünü tanıtıyoruz. İlki, dokunmatik kontrollere sahip geniş ekran bir iPod. İkincisi, devrim niteliğinde bir cep telefonu. Üçüncüsü ise çığır açan bir İnternet iletişim cihazı. ” İzleyiciler alkışlarken, Jobs bu üç ‘ürünü’ defalarca tekrarladı. Sonunda da, “Anlıyor musunuz? Bu bahsettiklerim aslında üç ayrı cihaz değil, tek cihaz ve biz buna iPhone diyoruz! ”

4. Bir kötü adam tanıtın

Tüm harika hikayelerin bir kahramanı ve kötü adamı vardır. Bir Steve Jobs sunumu istisna değildi. 2007’de dünyanın neden özellikle Apple’dan başka bir cep telefonuna ihtiyacı vardı? Steve Jobs anlatıyı bir kötü adamı tanıtarak kurar – çözüme ihtiyaç duyan bir sorun: “Sıradan cep telefonları o kadar akıllı değil ve kullanımı o kadar da kolay değil. Akıllı telefonlar biraz daha akıllı, ancak onların da kullanımı daha zor. Gerçekten karmaşık aletler… Şimdiye kadar kullanmış olduğunuz herhangi bir mobil cihazdan çok daha akıllı ve kullanımı çok daha kolay, çığır açacak bir ürün yapmak istiyoruz. İşte iPhone tam olarak budur. “. Kendi sunumunuzda satışları artırmak için önerilerinizi listeliyorsanız, satışların artmasına engel olan sıkıntıları kötü adam olarak lanse etmeniz gerekir. Masrafları kısmak ile alakalı bir sunum yapıyorsanız ve çay & kahve tüketim miktarlarını azaltmayı öneriyorsanız, çay ve kahvenin insan sağlığına negatif etkileri, konsantrasyon dağılımı gibi konulardan bahsederek kendi kötü adamınızı yaratın ve tanıtın.

5. Faydayı satın

Kötü adamı (sorun) karşı tarafa gösterdikten sonra, Jobs kahramanı (faydayı) tanıttı. Avantaj, çoklu dokunmatik kullanıcı arayüzünü içeriyordu. Jobs’a göre, “Sihir gibi çalışıyor. Kaleme ihtiyacınız yok. Şimdiye kadar piyasaya sürülen herhangi bir dokunmatik ekrandan çok daha etkin ve hatasız. İstenmeyen dokunuşları görmezden gelecek kadar zeki. Süper akıllı. Üzerinde çok parmaklı hareketler yapabilirsiniz ve ne istediğinizi anlar. Ve son olarak bunun patentini biz aldık. ”

6. Basit, görsel slaytlar oluşturun

Ortalama bir PowerPoint slaytında kırk kelime vardır. Steve Jobs’un iPhone sunumunun ilk üç dakikasında, toplamda on dokuz kelime kullanıyor (tarihleri ​​eklerseniz yirmi bir). Bu sözler aynı zamanda toplamda yaklaşık on iki slayta da dağıtılmıştır. Sunum yaparken en sık yapılan hatalardan biri, sunumu rapor sayfası gibi yazı ile doldurmaktır. Raporları insanlar kendi zamanlarında kendi başlarına okurlar. Sunumu sizden dinlemek için orada bulunuyorlar. Etkili bir sunum yapmak istiyorsanız, mümkün olduğunca az yazı ve mümkün olduğunca da anlattığınız konuyu destekleyecek görseller kullanın. Görsel kullanımında alakasız görseller kullanmayın, anlattığınız konuyu destekleyici görselleri sunumunuza ekleyin.

7. Hikayeler anlatın

Jobs yeni telefonu göstermeden ve anlatmadan önce, Apple’ın daha önce çığır açan ürünlerinden bahsederek, az sonra tanıtacağı ürünün de yine sektörü tamamen değiştireceğine inandığına yönelik bir hikaye anlattı. “1984’te Apple ilk Macintosh’u piyasaya sürdü. Sadece Apple’ı değiştirmedi. Tüm bilgisayar endüstrisini değiştirdi. 2001 yılında ilk iPod’u piyasaya sürdük. Sadece hepimizin müzik dinleme şeklini değiştirmedi. Tüm müzik endüstrisini değiştirdi. ” Hikayeleriniz; marka hikayeleri, müşteri hikayeleri veya kişisel hikayeler olabilir. Çok komik bir anda, Jobs’un tıklayıcısı slaytları ilerletmeyi başaramadı. Düzeltmeye çalıştıktan birkaç saniye sonra durdu ve kendisinin ve Steve Wozniak’ın üniversite yurdundaki öğrencilere nasıl şaka yaptıklarına dair kısa bir hikaye anlattı. Woz, TV sinyallerini bozan bir cihaz icat etmişti ve bunu, Star Trek’i izlerken öğrencileri kızdırmak için kullandılar. Açılış konuşmasına biraz neşe kattı, sorun çözüldü ve Jobs sıkıntı yaşamadan sunumuna devam etti. O videoyu buradan izleyebilirsiniz. (maalesef ingilizce)

8. Sunum için hazırlık ve defalarca pratik yapın

Az önce bahsettiğim tıklama sorunu, tüm sunum yapanlar için başka harika bir ders veriyor. Steve Jobs, aksaklık yaşandığında gayet rahat bir şekilde güldü, bir hikaye anlattı ve ekibi sorunu çözdüğünde sunumuna geri döndü. Hiçbir zaman hiçbir ritmi kaçırmadı ve kesinlikle telaşlanmadı. Jobs, hazırlığı konusunda efsaneydi. Büyük bir ürünün piyasaya sürülmesinden birkaç hafta önce sahnede saatler boyunca prova yapardı. Her gösterimin her ayrıntısını ve her slayttaki her yazı tipini biliyordu. Sonuç olarak sunum kusursuz bir şekilde gerçekleştirildi. “Jobs kadar profesyonel değilim” diye üzülmeyin, o da değildi! Saatlerce süren provalar, Jobs’un gösterişli, sıradan ve zahmetsiz görünmesini sağladı.

9. Notlardan okumaktan kaçının

iPhone’un tanıtımı yaklaşık 80 dakika sürdü. Jobs bir kez bile bir teleprompter veya not kartından bir şeyler okumadı. İçeriği o kadar iyi özümsemişti ki notlara ihtiyacı yoktu. Ancak demolar sırasında, izleyicinin görüş alanından saklanmış çok kısa bir maddeler listesi vardı. Bu maddeler listesi hatırlatıcı görevi gördü ve güvendiği tek notlar bunlardı. Hikayenizi özümsemiş ve ezberlemiş gibi bilin. İçeriğinizi o kadar iyi bilmelisiniz ki sunumunuzu hiç görsel olmadan rahat bir şekilde yapabilmelisiniz – her an bir şeyler yanlış gidebilir. Steve Jobs, her şeyin senaryosunu yazarak, hazırlığı konusunda herkesin bildiği gibi titizdi. Sunum yapan diğer bazı insanlar, doğallık veya doğaçlama unsurlarına sahip olmayı tercih ederler. Sizin tarzınız ne olursa olsun, hikayenize hakim olmak size harika bir sunum için gerekli olan sakinlik ve anlaşılırlık lüksünü sunar.

10. Sunum yaparken eğlenin

Jobs izleyicilere Apple’ın bir cep telefonunu tanıtacağını ilk söylediğinde, “İşte burada” dedi. Slayt, iPhone’u göstermek yerine, üzerinde eski moda bir döner kadran bulunan bir iPod’un fotoğrafını gösteriyordu. Seyirciler kahkahalar eşliğinde alkışlıyordu. Steve Jobs seyircileri kandırmıştı, Jobs seyircilerin tepkisinden zevk alıyordu. Karşı taraftakini işletme amaçlı bir arama dahil birçok komik an vardı. Jobs, bir konum bulmanın ve numarayı aramanın ne kadar kolay olduğunu gösteren haritalar özelliğini gösteriyordu. Yakınlarda bir Starbucks buldu ve aradı. Bir kadın telefonu kaldırdı ve “Günaydın Starbucks. Nasıl yardımcı olabilirim?” dedi, Jobs, “4.000 adet paket latte sipariş etmek istiyorum, lütfen. Pardon, yanlış numara.  Sadece şaka yapıyorum. Güle güle.” Seyircinin hoşuna gitti. Video’yu. buradan izleyebilirsiniz. Steve Jobs 4000 Latte şakası.

11. Hedef kitlenize ilham verin

Jobs, kapanış notlarını umutlandıran ve ilham verici bir şeyle bitirmeyi severdi. İPhone sunumunun sonunda, “Dün gece gözümü kırpmadım. Bugün için çok heyecanlandım… Sevdiğim eski bir Wayne Gretzky sözü var. “Pakın (buz hokeyi diski) olacağı yere doğru kayıyorum, olduğu yere değil.” En başından beri bunu Apple’da yapmaya çalıştık. Ve her zaman yapacağız. ”

12. Sunumunuzdaki en önemli noktayı bilin ve ona odaklanın – tamamen netleştirin

Steve Jobs, insan zihninin bir oturuşta dağ gibi bir bilgiyi anlayamayacağının farkına varmıştı. Vermek istediğiniz belirli bir mesajı iletmeye yardım etmeyen herhangi bir bilgi veya veri, sunumunuzun etkisini azaltan bir dikkat dağıtıcı olabilir. Sunumunuzda sadece vermek istediğiniz en önemli mesajı destekleyen görselleri kullanın. İnsanların dikkatini dağıtacak öğelerden kaçının.

Steve Jobs her sunumda izleyicilerine bir şeyler öğretti, onları eğlendirdi, bilgilendirdi ve ilham verdi. Sen de yapabilirsin. Ciddi bir çalışma, planlama ve yaratıcılık gerektiriyor, ancak birileri fikirlerinizi dinlemeye istekliyse, sunumunuzu mükemmel hale getirmek için harcadığınız çabaya değer.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz